Chuang Tzu rüyasında kelebek olduğunu görür. Özgürce uçmaktadır. Bir günlük ömrünün sonunda uyanır. Artık rüyasında kelebek olduğunu gören Tzu mu, yoksa rüyasında Tzu olduğunu gören bir kelebek mi olduğundan emin değildir... Ağır bir yazı olacak. Önceki birkaç yazımızda bahsettiğim Holografik evren ve buna temel aldığımız kaotik enformasyon yaklaşımı çerçevemiz olacak. Panteizmin kıyısında balık tutacağız biraz. bkz; kaotik evren ölüm fiziği Giriş Evrenin en karmaşık yapısı olan insan beyni ve onun üst faaliyeti olan bilincin, şu varoluşun kaos-düzen skalasında nasıl da en uç sınırda olduğunu görüp te şaşırmamak elde değil. Kaotik temelleri olan evrenimizin sınırlarını deneyimlemek için hiç te öyle uzaklara gitmemize gerek yok. Bir karadeliğin sınırında, bir atomaltı parçacığın doğasında, insan bilincinde deneyimlemek mümkün. Karadelikler, yüzeyinde evrendeki entropinin en üst limite ulaştığ...
Önceki yazıda evrenin kaotik yapısından bahsetmiş, kuantum boyutuna dayanan bu doğasından determinist düzleme çıkışımızın mantıksal yolunu anlatmıştım. Kaos teoremi, evrenin en temel yapısından kozmik ölçeklere kadar, içindeki düzen adı altında tanımlayabileceğimiz hayat, doğa olayları ve bilumum sistemlerin doğumunu açıklayabilen gözlemsel bir yaklaşımdır. Evrenin doğuşunda da bir bileşen olarak karşımıza çıkıyor. ( kaos teorisi ) Günümüzde evrenin doğuşunu en iyi açıklayan teori Kozmik Enflasyon Teorisidir. Bu teori, big-bang teorisinin açmazlarını ve açıklayamadığı madde ve enerjinin homojen dağılımı, manyetik monopollerin gözlenemeyişi ve tekillik problemine doyurucu demesek te yeterli çözüm getirmiş, kozmolojiyi yeni bir rotaya sokmuştur. Teori kısaca zamanın başlangıcından sonraki 10 üzeri -36. ve -32. saniyeler arasında evrenin ekponansiyel genişlemesini, yani ışık hızından binlerce kat hızla şişmesini anlatır. Teorinin gelişimi bu şekilde başlasa ...